İSYAN!


Ben kadınım,
Evet, cinsiyetim sizin törelerinize, düşüncelerinize ters düşebilir. Üzgünüm ama ben kadınım ve kadın olduğum için beni suçlamanız çok saçma. Ben ne yaptım ki? Tanrı beni bu cinsiyette yarattıysa onun kitabına göre davranıyorsanız ilk önce beni sevmekten başlamanız gerekir. Ama sevmek derken tecavüz edecek kadar hastalıklı bir şekilde sevmekten bahsetmiyorum. Bedenimi doğurgan bir obje olarak sevmenizden de… Neyim ben? İnsan değil mi? Siz nasıl insansanız öyleyim işte. Ben sizin yarattığınız tabularla da yaşamak zorunda değilim. Bugün yarım, yarın yokum. Belki araba kazasında belki göçük altında kalarak öleceğim. Yani sonu ölüm olan hayatımı da sizin ellerinize bırakarak mı öleceğim? Hayır sanmıyorum. Aklımı işleyerek sizden uzaklaşıyorum. Tek elimdeki en değerli varlığım, aklım ve düşünme gücüm. Hayallerim var, yıkmanıza izin veremem. Hayata bir defa geliniyorsa bırakın onu da istediğim gibi yaşayayım. Aptallaşırsam, ağlarsam, düşersem, korkarsam bırakın kendi başıma yaşayım. Evlenirsem boşanırsam, yine evlenirsem boşanırsam arada dul derseniz de bana… Umurumda değil!! İstediğm zaman dul istediğim zaman dost olurum. Kimse kimsenin bacak arası ilgilendirmez! Kadınlığımın üzerinden tabularınızı kaldırın! Sevmişsem sana ne? Üzülmüşsem, terk edilmişsem sana ne? Kadın dediğin evde oturmalı sığ düşüncesi içinde kazanın içinde kaynayan bir sürü kadın görüyorum. Hepsi de birer birer tabularla serpiştirilen tadı tuzu olması gereken yemek gibiler. Kimi kadınlar itiyor onları kazana kimi de erkekler… Toplamda insanlar! İnsanın insana yaptığı kadar rezil bir şey yok. İnsan cinsiyet sorununu yaratıyor, insan insanı dışlıyor, savaşı da yaratan insan… Bu dünyayı bok çuvalı haline getiren de insan. İsyanım dolup taşıyor. Hayal dünyasında yaşamıyoruz insanların yarattığı dünyada yaşıyoruz. Burası tiyatro sanki, insanlar çok yapmacık, kendilerinde değiller gibi… Doğru düzgün düşünen insan çok az. Ben sizin yarattığınız dünyada yaşamak istemiyorum. 
“Başkaldırıyorum, öyleyse varım!”

0 Yorum:

Yorum Gönder