Elbet bir gün bir yerde gene Newton sayesinde bir elma
düşünce yerçekimi olduğunu anlaşılır gibi durum olursa elbet o zaman anla ki
umut tükenmez bir şeydir. İnancı tetikleyen şeydir.
İnancın olmadan yaşayabilir misin? Düşünsene bir ağacın
sürekli yaprakları olmadan yaşadığını… Eminim kendisini çıplak hissedecektir.
İnsan ruhu da böyle… Ruh kendini doyurmak için inanca bağlı düşünceler,
nesneler, hayaller üretir. Bunların ardına umutları yerleştirir. Umudun
yerleştiği şeyler gerçek anlamda karşına çıktığında, ruh doyma noktasının
sınırına ulaşır. O anda bile sürekli umudun salgılanmasını sağlar. Buna da
mutluluk deriz.
Sen mutlu olmayı seviyorsun ve bunu gerçekten
başarabiliyorsun. Bunu bir insanın yapması çok az olası bir şey. Çünkü insanlar
ruhlarını doyurmuyorlar, daha çok bedensel karını doyurmak için çabalıyorlar.
Sen bu dünyada var olmayı kendi tercihinle seçmedin belki
ama yaşamayı ve neyle yaşamayı kendi tercihinle seçebilirsin. Güçlü bir kızsın…
Senin de ihtiyaçların var, ruhsal ve bedensel olarak arzuladığın bir insan
gibi… Ama bu konuda kaderin eline bıraktın kendini ve kaderin elindeyken bir
ağaç gibi solma… Daha çok yapraklarını yeşert ki umut seni güçlü kılan en
önemli özelliğin olsun. Diğer insanlar gibi solmasın o güzel ruhun…
Sen her şeyin en güzelini ve en özelini hak ediyorsun.
Senin gibi bir insan, doğadaki canlı olarak da ağaç
görmedim… Gül demiyorum çünkü gülleri sevmem.
Ama seni çok seviyorum.
Sakın umudunu kaybetme…
0 Yorum:
Yorum Gönder